http://www.imdb.com/title/tt0376541/
"If you believe in love at first sight, you never stop looking"
"If you believe in love at first sight, you never stop looking"
Bir aşkın en cezbedici evresi başlangıcıdır, karşındaki insanın bilinmezlerle dolu bir yabancı olduğu evre. Yakınlaştıkça, aslında uzaklaşmaya başlayacağın bir sürecin içine giriyorsun. Aşk denen şey bu döngüden ibaret. İki kadın ile iki erkeğin birbirleri ile olan ilişkilerini konu alan Closer, bunu söylüyor.
Film, fonda Damien Rice'dan Blower's Daughter duyulurken, New York'tan Londra'ya henüz gelmiş olan Alice'in (Natalie Portman) kalabalık Londra sokaklarında arz-ı endam edişi ile başlıyor. Hemen sonra yolun karşısından gelen, Alice'i ilk gördüğü an etki alanına girecek olan Dan'i (Jude Law) görüyoruz. Bu karşılaşma, küçük bir kaza sonucu bu iki yabancının tanışmasını sağlayacak ve tabi ki
sonrasında birbirlerine aşık olmaları ile sonlanacaktır. Onca insan arasında bir kişinin farklılaşıp hayatımıza girmesi, Alice ve Dan'in kalabalığın içerisinden birbirlerini fark edip belli belirsiz bir gülümseme ile adım adım birbirlerine yaklaştıkları bu sahnede olduğundan daha güzel anlatılabilir miydi bilmiyorum. Bu güzel açılıştan sonra kareye sırasıyla, işinde başarılı ama özel hayatında mutsuz olan fotoğrafçı Anna (Julia Roberts) ve cinselliğe zaafı olan, yüzeysel bir adam olarak tanımlayabileceğimiz doktor Larry (Clive Owen) giriyor. Film, bu dörtlünün birbirleri ile yaşadığı aşk, ihanet, intikam çemberinde dönen çalkantılı ilişkiler üzerinden, kadın erkek ilişkilerine, aşka ve insanın karmaşık doğasına ayna tutuyor.
sonrasında birbirlerine aşık olmaları ile sonlanacaktır. Onca insan arasında bir kişinin farklılaşıp hayatımıza girmesi, Alice ve Dan'in kalabalığın içerisinden birbirlerini fark edip belli belirsiz bir gülümseme ile adım adım birbirlerine yaklaştıkları bu sahnede olduğundan daha güzel anlatılabilir miydi bilmiyorum. Bu güzel açılıştan sonra kareye sırasıyla, işinde başarılı ama özel hayatında mutsuz olan fotoğrafçı Anna (Julia Roberts) ve cinselliğe zaafı olan, yüzeysel bir adam olarak tanımlayabileceğimiz doktor Larry (Clive Owen) giriyor. Film, bu dörtlünün birbirleri ile yaşadığı aşk, ihanet, intikam çemberinde dönen çalkantılı ilişkiler üzerinden, kadın erkek ilişkilerine, aşka ve insanın karmaşık doğasına ayna tutuyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder